Üç Kal’a-i İslamiye – Birinci Bölüm
İslami kıyafetler, Allah’ın zikr ve hamd edildiği Cami, Mescid, Tekke, Zaviye ve Dergahlar, Kur’an hurufatı ile okumak ve yazmak Şeair-i İslamiye’dir. (Üç Kal’a-i İslamiye)
İslami kıyafetler, Allah’ın zikr ve hamd edildiği Cami, Mescid, Tekke, Zaviye ve Dergahlar, Kur’an hurufatı ile okumak ve yazmak Şeair-i İslamiye’dir. (Üç Kal’a-i İslamiye)
Ey Kendisini Risale-i Nur Talebesi Olarak İlan Edip Aczmendiler Hakkında Olmadık İftiralarda Bulunanlar! Sizler fiilinizle, “Şeairin iltizamına (İslami alametlerin taraftarlığına) davet eden Kur’an-ı Hakim’in tilmizleri” safında mısınız; yoksa yaşayış tarzı ve fiilinizle “ecnebilerin adetlerine davet ve şeair-i İslamiyeyi terk etmeye teşvik edenler” güruhuna mı dahilsiniz?
Gerek Hz.Üstad’ımızın vazifedarlığını, gerekse şeair-i İslamiye ve hizmet-i Kur’aniye meselelerini bu nokta-i nazardan değerlendirmemizin sonucu olarak; Süfyaniyet’in yani Kemalizm’in infilak ve inkilabı ile Hz.Bediüzzaman’a tevdi edilen “süfyanın rejim-i bid’akaranesini dağıtmak ve tahribatını tadil etmek” vazifesinde istimal edeceği silah şeair-i İslamiye olacaktır.
Hz.Üstad (r.a) ve erkan talebeleri ile birlikte telifine vesile olduğu Risale-i Nur eserleri ve hareketi, Hz.Mehdi (r.a) ve mehdiyet hareketinin programı olarak, takribi 200 senelik bir zaman diliminde icra ve tatbik edilecek, hem bir mücadele, mücahede ve ihya plan ve stratejisi hem de başta talebeleri olarak kendisine muhatap olanların eğitim programıdır.
Kendini Varis-i Nebi ve Velayet-i Kübra Ashabı Yerine Koyan 10-15 Milyon İnsan Var fakat Diğer Tarafta Süfyaniyet Rejimi Hâlâ Ayakta, Fesadına berdevam! Peki Nedir Zahirden Hakikate Geçmek?
Ey İstanbul Nurcuları! Maksadınız Risale-i Nur’u anlamak mı yoksa kendi kabul ve anlayışınızı Risale-i Nur camiasına dikte ettirmek midir?
Bu makalemizde veya makale serimizde tarikatları, hususan Risale-i Nur’un hakikat mesleğini bir derece tahkik edeceğiz. Risale-i Nur’un bazı irşad esasları tesbit edilerek, Hz.Üstad’ımızın acz, fakr, şefkat, tefekkür tarîkını anlatırken kullandığı ‘aşk gibi’ ibaresine müsteniden, bildiğimiz kadarıyla sofiye mesleği ile münasebetine, yani benzer (aşk gibi) ve farklı (daha eslem, keskin, geniş, zengin, parlak) olan hususlarına fazla tafsilata girmeden beraberce bakacağız inşaallah.
Mevcut Risale-i Nur Anlayışımın Aczmendi’ye Tahvili 1983 senesi Eylül ayında, o yaz mahalle camiinde tanıştığımız Ruhi isimli bir arkadaş vesilesi